Çocuklarda Dehb Belirtileri

Çocuklarda Dehb Belirtileri Nelerdir?

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), bireylerin dikkatlerini sürdürememeleri, aşırı hareketlilik göstermeleri ve dürtüsel davranışlar sergilemeleri ile karakterize edilen bir nörogelişimsel bozukluktur. Bu durum, genellikle çocukluk döneminde başlar ve yaşam boyu sürebilir. DEHB, genetik, çevresel ve nörolojik faktörlerin etkileşimi sonucu gelişir.

DEHB’nin Oluşumu

  1. Genetik Faktörler: DEHB’nin genetik bir bileşeni olduğu düşünülmektedir. Aile üyelerinde DEHB öyküsü olan çocuklarda bu bozukluğun görülme olasılığı daha yüksektir.
  1. Beyin Yapısı ve Kimyası: DEHB’li çocuklarda beyin kimyasında ve yapısında bazı farklılıklar olabilir. Özellikle, dikkat, planlama ve dürtü kontrolüyle ilgili olan beyin bölgeleri daha az aktif olabilir.
  1. Çevresel Faktörler: Gebelik sırasında sigara içme, alkol tüketimi veya uyuşturucu kullanımı gibi olumsuz çevresel faktörler DEHB gelişimine katkıda bulunabilir. Ayrıca, doğum komplikasyonları ve erken doğum da risk faktörleri arasında yer alır.

Çocuklarda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Belirtileri Nelerdir?

DEHB’nin belirtileri genellikle üç ana kategoride incelenir: dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik.

  1. Dikkat Eksikliği Belirtileri:
  2. Dikkat Süresi Kısa: Çocuklar, verilen görevleri ya da oyunları tamamlamada zorluk çekerler. Bir etkinliği başlatıp yarıda bırakabilirler.
  3. Detayları Unutma: Öğretmenin söylediği şeyleri ya da verilen talimatları unutma. Bu, öğretmenin verdiği ödevler ya da yönlendirmelerle ilgili unutkanlık şeklinde kendini gösterebilir.
  4. Hatalı Çalışma: Çocuklar, dikkatsizlik nedeniyle yanlış yapabileceği basit hatalar yapabilirler. Örneğin, dikkat eksikliği nedeniyle yanlış yazı yazma veya hesaplama.
  5. Zihinsel Dağınıklık: Çocuklar sık sık zihinsel olarak başka bir yerde olabilir, öğretmenin söylediklerine ya da sınıftaki aktivitelere odaklanmakta zorlanabilirler.
  6. Kolayca Dağılma: Sınıfta ya da evde bir şeyle meşgulken, çevresel uyaranlardan (ses, hareket, diğer öğrenciler) kolayca etkilenebilirler.

Öğretmenler veya ebeveynler tarafından sıkça “dalma” ya da “düşünmeden hareket etme” şeklinde tanımlanan davranışlar.

Hiperaktivite Belirtileri:

  1. Aşırı Hareketlilik: Çocuklar, yerlerinde durmakta zorluk çekerler. Sürekli hareket etme, koşma veya zıplama isteği olabilir. Özellikle oturması gereken zamanlarda (sınıf dersleri, yemek saati) huzursuzluk gösterirler.

2. Duruş Bozuklukları: Otururken ya da dururken huzursuz bir şekilde kıpırdanma veya sürekli bir hareket içinde olma.

3. Aşırı Konuşma: Sürekli konuşma, araya girme, başkalarının konuşmalarını bölme gibi davranışlar sergileyebilirler.

4. Sabırsızlık: Çocuklar, sırasını beklemek ya da verilen süreyi beklemek konusunda zorlanabilirler. Hemen cevap verme veya işlem yapma isteği olabilir.

5. Yüksek Enerji Seviyesi: Çocuklar genellikle fazla enerjiye sahip olabilirler ve bu enerji onların hareketliliklerini artırabilir.

Dürtüsellik Belirtileri

  1. Sabırsızlık: Çocuklar genellikle bir şeyin olmasını beklemektense hemen sonuç almak isterler. Örneğin, sırada beklerken sabırsızlık gösterebilirler.

2. Başkalarına Müdahale Etme: Başkalarının konuşmalarına müdahale etme, sıradaki kişiyi beklememe gibi dürtüsel davranışlar sergileyebilirler.

3. Hızlı Karar Verme: Herhangi bir durumu düşünmeden, aceleyle hareket etme. Bu, onların riskli davranışlar sergilemesine yol açabilir.

Tanı ve Tedavi: Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)

Tanı Süreci

DEHB’nin tanısı, genellikle bir uzman tarafından gerçekleştirilen kapsamlı bir değerlendirme süreci ile konur. Bu değerlendirme, çocuğun dikkat eksikliği, dürtüsellik ve hiperaktivite belirtilerini kapsamlı bir şekilde analiz etmeyi içerir. Tanı süreci, aşağıdaki adımları kapsar:

  1. Detaylı Öykü Alma:
    Uzman, çocuğun geçmişine dair ayrıntılı bilgi alır. Bu süreçte, çocuğun gelişim dönemi, okul ve sosyal hayatı ile ilgili ebeveynlerin ve öğretmenlerin gözlemleri oldukça önemlidir.
  2. Davranışsal Gözlemler:
    Çocuğun davranışları, uzman tarafından gözlemlenir. Evde, okulda ve sosyal ortamlardaki davranış kalıpları değerlendirilir. Özellikle dikkat süresi, dürtüsellik ve hiperaktivitenin ne sıklıkta ve ne kadar yoğun yaşandığı belirlenir.
  3. Standartlaştırılmış Testler ve Ölçekler:
    DEHB tanısında sıklıkla kullanılan ölçekler ve testler, çocuğun yaşına uygun olarak uygulanır. Bu testler, belirtilerin ciddiyetini ve DEHB’nin diğer olası nedenlerden ayırt edilmesini sağlar.
  4. Kapsamlı Değerlendirme:
    DEHB, diğer öğrenme güçlükleri veya psikiyatrik durumlarla karıştırılabilir. Bu nedenle uzman, dikkat eksikliği, anksiyete, depresyon veya öğrenme güçlükleri gibi durumların eşlik edip etmediğini de değerlendirir. Bu süreçte ebeveynler, öğretmenler ve gerekirse diğer uzmanlarla iş birliği yapılır.

Tedavi Yöntemleri

DEHB’nin tedavisi, çocuğun bireysel ihtiyaçlarına göre uyarlanır ve genellikle birden fazla yöntemin bir arada kullanıldığı bir yaklaşımı içerir.

1. İlaç Tedavisi

İlaç tedavisi, DEHB belirtilerinin yönetiminde etkili bir yöntemdir. Genellikle merkezi sinir sistemi üzerinde etkili olan stimülan ilaçlar, çocuğun dikkat süresini artırabilir ve hiperaktiviteyi azaltabilir. İlaçların etkisi kişiden kişiye değişebilir ve uzman, en uygun dozu ve ilaç türünü belirlemek için çocuğu yakından takip eder. İlaç tedavisi sürecinde şu unsurlar önemlidir:

  • İlaçların yan etkileri düzenli olarak izlenmelidir.
  • Aile ve uzman iş birliği ile ilacın etkisi değerlendirilmelidir.
  • İlaç, tedavinin tek çözümü değildir; diğer yaklaşımlarla desteklenmelidir.
2. Davranışsal Terapi

Davranışsal terapi, çocuğun sosyal becerilerini geliştirmesi, dürtülerini kontrol etmesi ve pozitif davranışlar sergilemesi için yapılan müdahaleleri içerir. Terapi sürecinde çocuğa:

  • Öz denetim becerileri kazandırılır,
  • Dikkat süresini artırmaya yönelik oyun ve etkinlikler yapılır,
  • Sosyal ortamlarda uygun davranışlar sergilemesi için destek verilir.

Davranışsal terapi, çocuğun DEHB’nin getirdiği günlük zorluklarla başa çıkmasını kolaylaştırır. Bu süreçte ailelerin de çocuğa nasıl yaklaşması gerektiği konusunda bilinçlendirilmesi önemlidir.

3. Eğitimsel Destek

DEHB’ye sahip çocuklar, okul ortamında zorluklar yaşayabilir. Bu nedenle eğitimsel destek tedavi planının önemli bir parçasıdır. Çocuğun akademik başarısını desteklemek için öğretmenlerle iş birliği yapılmalı ve şu önlemler alınmalıdır:

  • Çocuğun derslerde dikkatini toplaması için uygun bir oturma düzeni sağlanmalı,
  • Kısa ve net yönergeler verilerek odaklanması kolaylaştırılmalı,
  • Gerekirse bireyselleştirilmiş eğitim planları hazırlanmalıdır.

Eğitimsel destek, çocuğun öğrenme süreçlerinde kendine güven duymasını ve başarılı olmasını sağlar.

4. Aile Eğitimi ve Desteği

Aileler, DEHB tedavisinde aktif bir rol oynamalıdır. Çocuğun günlük hayatında tutarlı bir rutin oluşturmak, ödüllendirme yöntemlerini doğru kullanmak ve stres yönetimi tekniklerini öğrenmek, aileler için faydalı olacaktır. Uzmanlar, ailelere şu konularda rehberlik eder:

  • Çocuğun davranışlarını anlamaları ve uygun tepkiler geliştirmeleri,
  • Duygusal destek sağlamaları,
  • Sabırlı ve olumlu bir iletişim kurmaları.
5. Multidisipliner Yaklaşım

DEHB tedavisinde genellikle birden fazla uzman birlikte çalışır. Psikologlar, çocuk psikiyatrları, özel eğitim uzmanları ve öğretmenler, çocuğun farklı ihtiyaçlarını karşılamak için koordineli bir şekilde hareket eder.

Tedavinin Kişiselleştirilmesi

Her çocuğun DEHB belirtileri farklı şekillerde ortaya çıkar ve çocuğun yaşamını farklı derecelerde etkiler. Bu nedenle tedavi, çocuğun bireysel ihtiyaçlarına uygun şekilde tasarlanmalıdır. Tedavinin kişiselleştirilmesi, çocuğun güçlü yönlerini desteklerken zayıf yönleri üzerinde çalışmayı mümkün kılar.

DEHB tanı ve tedavi süreci, sabır ve iş birliği gerektirir. Erken tanı, çocuğun yaşam kalitesini artırmak için büyük önem taşır. Tedavi yöntemlerinin birbiriyle uyumlu bir şekilde uygulanması, çocuğun hem akademik hem de sosyal hayatında olumlu sonuçlar doğuracaktır. Ailelerin uzmanlarla birlikte hareket etmesi ve çocuğun ihtiyaçlarını göz önünde bulundurması, tedavi sürecinin başarısını artıracaktır.

Bir Cevap Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir